Kahramanmaraşın coğrafi konumu nedeniyle 3 iklim tipinin tam ortasında bulunan, verimli obaları ve nehirleri olan kadim bir kültür sanayi ve tarım kenti olduğunu belirten Zuhal Karakoç Dora; “Tarih boyunca istilalardan yangınlara, sellerden depremlere kadar pek çok insanı ve doğal afetle karşı karşıya kaldı. Hepsinin altından da dimdik ve daha güçlü şekilde kalkmayı bildi. 6 Şubat 2023 tarihinde bir kez daha geniş çaplı bir afetle sınandık. Canımızdan özge bildiklerimizi, her bir taşında alın terimiz olan yuvalarımızın enkazında bıraktık” diye konuştu.
Gözyaşı dökmeye zaman bulamadığımız bir kıyametin ortasında kala kaldık ve insan ruhunun fotoğrafta dahi bakamayacağı manzaraların en dehşetlisini bil fiil yaşadık diyen Dora; “Tek bir gecede Kahramanmaraş’ımızda her şey değişti! Tek bir şey hariç. Şehrin Kahraman evlatlarının mücadele azmi! Kahramanmaraş bir haftanın içerisinde tarihinde görülmemiş bir göçe tanıklık etti. Göç olgusunu uzun yıllar hem bürokrat hem de akademisyen olarak çalışmış bir uzman ve daha da önemlisi memleketine âşık bir Kahramanmaraşlı olarak bunun orta ve uzun vadede ne anlama gelebileceğini kestirebiliyor ve haliyle endişeleniyorum. Yetişmiş insan gücünün göç etmesi ile tarım ve hayvancılık alanlarında bil hassa toprakla iç içe olan halkımızın göçü ayrı ayrı ancak bütünleşik bir soruna tekabül ediyor” dedi.
SİYASET MEKANİZMASI KAHRAMANMARAŞ İÇİN ÇALIŞMALI
Yaralarımızı sarmaya çalışırken çok yönlü düşünebilmeli ve riskleri en aza indirip kalkınmayı en hızlı şekilde sağlayacak çözümler üretmeliyiz diyen Zuhal Karakoç Dora; “Siyaset mekanizması bugün Kahramanmaraş için çalışmalı. Önce mevcut durumumuz nedir onu değerlendirelim. Depremden sonra şehir ve kırsal alanları terk ederek başka yerlere göç edenlerin geri dönüşü bölgesel olduğu kadar milli güvenlik açısından da önemli bir konumdur. Nitelikli iş gücü önemli ölçüde bölgeyi terk etmiş durumdadır ve gittikleri yerlerde iş bulup yeni bir düzen kuracaklarından bölgede depremin en büyük travması nitelikli iş gücü açığı olacaktır” ifadelerini kullandı.
Nitelikli iş gücünün geri dönüşünü sağlamak için devletimizin özendirici, hukuki, ekonomik ve sosyal düzenlemeleri acilen yapması gerekecektir diye konuşan Dora; “Doğal krizi artık atılıma dönüştürmeliyiz. Depremin yıkıcı etkilerini her alanda avantaja çevirecek kalkınma planları düzenlemek için önümüzde yeni bir yol mevcut. Yıkılan organize sanayi bölgeleri veya plansız yatırımlardan, yanlış sanayi kümelenmelerinden bölgenin potansiyeli düşünülmeden alınmış her tür yanlıştan ders almalıyız. Özellikle bölgenin kırsal kesimlerinde parçalanmış arazi, yanlış tarımsal üretim organizasyonları gibi dezavantajlı alanlarını harekete geçirmeliyiz. Geleneksel tarım dışında olup katma değeri geleneksel üretim deseninden çok daha yüksek ürünlere yönelik destekleyici unsurların hayat geçirilmesi yoluyla uzun vadeli programlar uygulamalıyız” dedi.
MÜCADELE ETMEK BENİM SÖZÜM VE BORCUMDUR
Sanayicisiyle, çiftçisiyle, esnafıyla, emekçisiyle, değer üreten her kesimiyle Kahramanmaraş’ın yeniden ayağa kalkması adına mücadele etmek bir siyasetçi olmaktan önce bir Kahramanmaraşlı olarak benim sözüm ve borcumdur diye konuşan Zuhal Karakoç Dora; “12 Şubat’ın yanına 6 Şubat’ı da ekleyeceğiz ve bir kez daha Kahramanmaraşlılar olarak tarih yazacağız. Şimdi Kahramanmaraş için ayağa kalkma, yürüme değil koşma zamanıdır. Yaratanın verdiği dirilikle bugün yeniden doğrulacak kutlu göğe hep birlikte bakacak ve zaman kaybetmeden ufka yöneleceğiz. Birbirimize omuz vererek yaralarımızı el birliğiyle sararak şehrimizi ve tüm afet bölgesini yeniden inşa edeceğiz. Kurtuluş mücadelesini dışarıdan destek almadan kendi başına yürütmüş ve göğsünü ortaya koyarak şehrini işgalcilerden temizlemiş olan Kahraman şehrimiz bir kez daha ayağa kalkacak ve bu kıyam edişi yine çok güçlü bir şekilde gerçekleştireceğiz. Buna inancımız tamdır” ifadelerini kullandı.
ŞANLI GEÇMİŞİN HAKKINI VEREN NESİLLER YETİŞTİRECEĞİZ
Geçmişimizi asla unutmadan yeni bir Kahramanmaraş kuracağız el birliğiyle can birliğiyle kuracağız ve sonra yeni anılarımız olacak ifadelerini kullanan Zuhal Karakoç Dora; “Eskinin dokunaklı defterlerini can gözüyle can özüyle okuyan, idrak eden o acılı ama şanlı geçmişin hakkını veren nesiller yetiştireceğiz. Yiğit düştüğü yerden kalkar diyeceğiz ve milliyetçi bir şuurla, milli bir duruşla tüm acılarımızı yüreğimizde taşıyarak kendi yatağımızda gürül gürül akmaya; kendi toprağımızda filizlenmeye devam edeceğiz. Kahraman şehrin evlatları olarak 12 Şubat’ın yanına 6 Şubat’ı da ekleyeceğiz ve bir kez daha sırt sırta el ele omuz omuza tarih yazacağız” diye konuştu.