2019 yılının sonunda Çin'de baş gösteren ve 2020 yılında tüm dünyaya yayılan koronavirüs, yaklaşık 7 milyon kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Dünyada ekonomik dengeleri sarsan ve karantina ilan edilmesine neden olan pandemide aşılar ön plana çıkarken, tüm dünyada en çok rağbet gören ise Türk bilim insanları tarafından kurulan BionTech'in aşısı olmuştu.
Koronavirüs salgınına karşı mRNA bazlı bir aşı geliştiren BionTech'i önümüzdeki günlerde ise zorlu bir süreç bekliyor. Türkiye de dahil olmak üzere birçok ülkede kullanılan 'Comirnaty' isimli aşıyı yaptıranlar, mahkemeye başvurdu.
HAKİM KARŞISINA ÇIKACAKLAR
Financial Times'ın haberine göre; aşının 'kalıcı yan etkiler ve hasar' bıraktığı gerekçesiyle yargıya başvuranlar olması ile birlikte Türk bilim insanları Özlem Türeci ve Uğur Şahin tarafından kurulan şirket, yarın Almanya'da yargılanacak.
BionTech hakkında şikayette bulunduğu belirtilen ve ismi açıklanmayan bir kadının, orta yaşlı bir sağlık sektörü çalışanı olduğu belirtildi. Sağlık çalışanının aşı olduktan sonra kalp ritminde bozukluk meydana geldiği ve 'beyin sisi' yaşadığı vurgulandı. Yarın başlayacak yargı sürecinde kadının BioNTech'ten 150 bin euro (yaklaşık 3.7 milyon TL) tazminat istediği belirtildi.
Öte yandan BioNTech’in geliştirdiği Comirnaty isimli aşı Pfizer ile birlikte üretilip dağıtılsa da Almanya’da davanın BioNTech'e açıldığı belirtildi.
YÜZLERCE İDDİADAN SADECE BİRİ...
Hamburg bölgesel mahkemesinde görülecek davanın bu yöndeki yüzlerce iddiadan sadece biri olduğu ve iki hukuk şirketi tarafından açılan davalardan 1 milyon euroya kadar para istendiği belirtildi.
BioNTech ise dava süreciyle ilgili olarak yaptığı açıklamada, üretilen aşıların güvenlik kontrollerinin yapıldığını ifade etti. BioNTech yetkilileri, "Açılan davada davacı ve avukatları, koronavirüs aşısı ile görülen yan etkiler arasında net bir bağ gösteremedi" ifadesini kullandı.
ŞİRKET DEĞİL HÜKÜMET ZARAR GÖREBİLİR
Financial Times, BioNTech'in davayı kaybetmesi durumunda doğrudan şirkete yönelik maddi bir hasarın oluşmayacağının altını çizerken, Avrupa Birliği'nin yasal olarak aşı üreticilerini koruduğunu ve davanın olası bir kaybı durumunda ise hükümetlerin suçlanabileceğini aktardı.