Coğrafi konumu itibarıyla Türkiye'nin önemli şehirlerinden biri olan Kahramanmaraş, doğal güzellikleri kadar, maalesef bazı risklerle de yüzleşmek durumunda. Şehrin kuzey ve kuzeydoğusundaki Ahır Dağı'nın dik yamaçları ve güneydeki Maraş Ovası'nın bir araya gelmesi, şehri sel felaketlerine karşı savunmasız hale getiriyor.
TARİHİN SAYFALARINDA İZ BIRAKAN SEL FELAKETLERİ
Kahramanmaraş, geçmişten günümüze kadar birçok sel felaketine tanık oldu. 1940'lı yıllarda yaşanan büyük sel felaketi, şehrin hafızasında derin izler bıraktı. 1972 yılında Dereli Mahallesi'nde meydana gelen şiddetli yağış sonucu oluşan sel, onlarca eve zarar vererek can kayıplarına neden oldu.
SEL RİSKİ ALTINDA YAŞAMAK
Kahramanmaraş'ta sel riski, sadece geçmişte yaşanan olaylarla sınırlı değil. Şehir, hala bu tehdit altında yaşamaya devam ediyor. 22 Eylül Pazar günü yaşanan şiddetli yağış, birçok bölgede su baskınlarına neden oldu.
ÖNLEMLER ALINSA DA TEHLİKE TAMAMEN GİDERİLMEDİ
Geçmişte yaşanan sel felaketlerinin ardından şehrin belediye başkanları, sel riskini azaltmak için çeşitli önlemler aldı. Örneğin, 1930'lu yıllarda dönemin belediye başkanı Hasan Sukuti Tükel, şehir merkezinden geçen dereleri kapattırmıştı. Ancak bu ve benzeri önlemler, sel riskini tamamen ortadan kaldıramadı.
KAHRAMANMARAŞ'IN EN BÜYÜK RİSKLERİNDEN BİRİ
Sel, Kahramanmaraş'ın en büyük risklerinden biri olarak varlığını sürdürüyor. Şehir planlaması, altyapı yatırımları ve farkındalık çalışmalarının artırılması, bu riski azaltmak için atılması gereken en ön
