İstanbul'daki sismik hareketlilik sonrası kentin can damarı ulaşım ağında güvenlik endişesi başladı. İstanbulluların aklındaki en kritik soru ise raylı sistemlerin aktif olup olmadığı ve olası bir yer sarsıntısına karşı altyapının ne kadar hazırlıklı olduğu. Metro İstanbul'dan yapılan resmi bildiriler, hem mevcut vaziyeti hem de muhtemel afet senaryolarını aydınlatan önemli detaylar sunuyor. "İstanbul'da metrolar faal mi?" ve "Marmaray depreme karşı mukavim mi?" soruları yanıt bekliyor.
İSTANBUL METROSUNDA SON DURUM: SEFERLER AKSAMADAN DEVAM EDİYOR MU?
İstanbul'da hissedilen sarsıntıların akabinde İstanbulluların en çok merak ettiği hususlardan biri, metro seferlerinin akıbeti oldu. Metro İstanbul'dan yapılan açıklamaya göre, deprem sonrasında emniyet protokolleri derhal uygulamaya konuldu ve güzergahlarda ivedilikle teknik tetkikler icra edildi.
Gerçekleştirilen ilk değerlendirmeler neticesinde metro, tramvay ve füniküler hatlarında herhangi bir yapısal zafiyete rastlanmadığı kamuoyuna duyuruldu. Bununla birlikte köprüler, viyadükler ve benzeri kritik yapılar da uzman ekipler tarafından titizlikle incelendi. Bu bölgelerde de herhangi bir olumsuzluğa rastlanmadığı belirtildi.
Raylı sistem ulaşımı kontrollü bir biçimde sürdürülürken, teleferik hatları ve istasyonlardaki bazı elevatörler ihtiyati tedbir olarak geçici bir süre hizmet dışı bırakıldı.
Şu an itibarıyla metroların işletilmediğine dair resmi bir beyanat bulunmuyor. Seferler genel çerçevede devam etmekle birlikte, vatandaşların muhtemel ani gelişmelere karşı teyakkuzda olmaları ve yetkili mercilerin duyurularını yakından takip etmeleri önem arz ediyor.
MARMARAY, SİSMİK TEHDİTLERE KARŞI NE KADAR GÜÇLÜ?
İstanbul'un iki yakasını birleştiren hayati ulaşım arteri Marmaray hattı, inşa süreci boyunca depreme dirençlilik kriterleri ön planda tutularak projelendirildi. Bilhassa Boğaz'ın derinliklerinden geçen tünel kesimi, sismik izolasyon teknolojileriyle tahkim edildi.
Bu sistem, olası bir deprem anında tünelin hasar görmesini engelleyerek hem yolcuların emniyetini temin etmeyi hem de hattın işlerliğini muhafaza etmeyi hedefliyor. İstanbul'un yüksek deprem riski taşıyan bir metropol olması hasebiyle, Marmaray gibi stratejik ulaşım hatlarında afet senaryolarına yönelik hazırlıklar uzun yıllar öncesinden titizlikle planlandı.
Güzergah boyunca çeşitli güvenlik mekanizmaları ve acil müdahale altyapıları tesis edilmiş durumda. Deprem esnasında yaşanabilecek enerji kesintilerine karşı da alternatif jeneratör sistemleriyle hizmetin sürekliliği amaçlanıyor. Marmaray, hem ileri teknolojiye sahip donanımı hem de düzenli bakım çalışmalarıyla sismik risklere karşı donanımlı hatlar arasında öne çıkıyor.
DEPREM VUKU BULDUKTAN SONRA METRO KULLANMAK GÜVENLİ Mİ?
Deprem yaşandığında veya sonrasında metroya binmenin emniyetli olup olmadığı sıklıkla gündeme gelen bir sual.
İstanbul'daki raylı sistemler, sarsıntının hemen ardından tedbir amacıyla durdurularak detaylı bir kontrole tabi tutuluyor. Metro İstanbul'un yaptığı açıklamaya göre, deprem sonrası tüm hatlarda gerekli güvenlik incelemeleri yapılmış ve herhangi bir ciddi hasarın olmadığı tespit edilmiştir.
Ancak her depremin şiddeti ve etkileri farklılık arz ettiğinden, her hadisede yeniden bir risk değerlendirmesi yapılması zaruridir. Raylı sistem yöneticileri, herhangi bir tehlike arz etmesi durumunda seferlerin geçici olarak askıya alınabileceğini ve gerekli önlemler tamamlanmadan tekrar başlatılmayacağını özellikle vurguluyor.
Yolcuların, deprem sonrasında resmi makamların yapacağı bilgilendirmeleri dikkate alarak hareket etmeleri hayati önem taşımaktadır.
METRO HATLARININ DEPREME KARŞI DAYANIKLILIĞI NASIL SAĞLANIYOR?
İstanbul'daki metro güzergahları, geçmişte hayata geçirilen projelerle depreme dirençli bir yapıya kavuşturulmaya çalışılmıştır. 2019 senesinde düzenlenen İstanbul Deprem Çalıştayı'nda sunulan veriler, Metro İstanbul'un bu konudaki kapsamlı hazırlıklarını gözler önüne sermişti.
Metro tünellerinde her 750 metrede bir acil çıkış kapısı bulunmakta olup, bu sayede yolcular, muhtemel bir sarsıntı anında güvenli bir şekilde tahliye edilebilmektedir. Ayrıca tünellerin stratejik noktalarına yerleştirilen acil durum telefonları vasıtasıyla, afet anında istasyonlarla irtibat kurulabilmektedir.
Yangın gibi ilave risk senaryolarında devreye giren otomatik emniyet sistemleri de güvenlik altyapısının ayrılmaz bir parçasını teşkil etmektedir. İBB'nin iştiraki olan Metro İstanbul'un afet planlarında, yolcu güvenliği her daim en öncelikli madde olarak yer almaktadır.
Tahliye operasyonlarının ardından metro hatlarının, lojistik destek faaliyetleri için de kullanılabileceği ifade edilmektedir. Raylı sistemler, yalnızca bir ulaşım vasıtası olmanın ötesinde, afet sonrası yardım çalışmalarının da kritik bir unsuru olarak konumlanmaktadır.