Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Avşar Yerleşkesine getirilen acil durum ünitelerinin kurulumları İsveç Sivil Acil Durumlar Dairesi koordinesinde jandarma ekiplerince yapılıyor.

Kış koşullarına ve uzun süreli kullanıma uygun, elektrik veya jeneratör sistemine uyumlu olan, beş kişilik bir ailenin barınabileceği üniteler, üzerine montajlanan güneş panelleriyle kendi elektriğini de üretebiliyor.

03_2023_14032023_AB1_

Kurulum çalışmalarını incelemek üzere kente gelen AB Dönem Başkanı İsveç'in Ankara Büyükelçisi Staffan Herrström, AA muhabirine, bölgede yaşanan trajedinin İsveç halkını derinden etkilediğini söyledi.

İsveç hükümetinin derhal eyleme geçtiğini ve yardım yapılmasına karar verildiğini anlatan Herrström, öncelikle Kızılhaç, daha sonra da İsveç Sivil Acil Durumlar Dairesi aracılığıyla Türkiye ve Suriye'deki deprem mağdurları için 25,4 milyon avro tutarında yardım yapıldığını ifade etti.

Herrström, bölgede birden çok projenin hayata geçirildiğini ve Sivil Acil Durumlar Dairesi, UNICEF, Save the Children ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği aracılığıyla yardım faaliyetlerine devam edildiğini belirterek bunun Türk halkıyla dayanışmanın işaretleri olduğunu vurguladı.

03_2023_14032023_AB2_

Dönerde et yerine kullandıkları şey pes dedirtti! Dönerde et yerine kullandıkları şey pes dedirtti!

İsveç ve AB'nin birlikte yürüttüğü proje kapsamında bağışlanan ünitelerde beş kişilik bir ailenin rahat bir şekilde barınabileceğine işaret eden Herrström, "Her bir ünitede beş kişi bir arada yaşayabilir, çadırda yaşamaktan çok daha kalitelidir. Isıtmanız var, hava şartlarından da korunmaktasınız. Burada yaşayan insanların bir arada olabileceği sosyal alanlar da oluşturulmuş durumda. Bence buradaki ana fikir de çadırlardan daha uzun süre dayanabilen, daha iyi koruma sağlayan barınaklara geçebilmek." diye konuştu.

Depremin hemen ardından İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ve AB Komisyonunun, daha fazla kaynağı seferber etmek, Türkiye ve Suriye halkına verilen desteğin daha iyi koordine edilmesini sağlamak için 20 Mart'ta gerçekleşecek bir bağış konferansı düzenleme konusunda anlaştığını aktaran Herrström, "Bu konferans bir hafta içinde düzenlenecek. Bu, İsveç ve Türkiye'nin başlattığı bir girişimdi çünkü burada acil insani faaliyetlere girişilmesine ihtiyaç var. Orta ve uzun vadede de burada olmamız gerekiyor çünkü bu tasavvur edilemez bir yıkım. Tabii ki yeniden inşanın takip edilmesi gerekiyor. Bu bağlamda da Türkiye halkıyla dayanışma içinde, onlara yardım etmeliyiz." ifadelerini kullandı.