Su borçlarının yapılandırılmasına ilişkin sürenin Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle 1 ay uzatıldığını anımsatan Başkan Seçer, son başvuru tarihinin 30 Eylül 2021 olduğunu söyledi.

Seçer, yapılandırmadan 31 Ağustos itibariyle MESKİ’nin toplam 8 bin 269 abonesinin yararlandığını ve 23 milyon 207 bin 958 liralık borcun yapılandırıldığını bildirdi.

MESKİ Genel Kurul Toplantısı, Mersin Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayında yapıldı.

Toplantının dilek ve temenniler bölümünde konuşan Başkan Seçer, "21 Haziran 2021 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 7326 sayılı kanun kapsamında 30 Nisan 2021 tarihi öncesine ait ödenmemiş su borçları yeniden yapılandırılabiliyordu. 21 Haziran 2021 tarihinde yürürlüğe giren yasa ile borçlarını yeniden yapılandırma olanağı bulunan abonelerimiz peşin ödemede yüzde 90’a varan faiz indiriminden faydalanabiliyordu.

Yine 6, 9, 12, 18 ay vadeli 2 ayda bir ödemeli TEFE+TÜFE orantılı olarak yapılandırma olanağı kanunen başvuru tarihi 31 Ağustos 2021 ve ilk taksitlerini ödeme günü 30 Eylül 2021 olarak düzenlenmişti. Daha sonra 27 Ağustos 2021 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararı ile bu düzenlemenin son başvuru ve ilk tarih ödeme süresi 1 ay süreli olarak uzatıldı. Buna göre son başvuru tarihi 30 Eylül 2021. İlk taksit ödeme tarihi ise 31 Ekim 2021 oldu. Bu kapsamda 31 Ağustos 2021 tarihi itibariyle MESKİ’nin toplam 8 bin 269 abonesi bu düzenlemeden faydalandı ve başvurular devam ediyor. Yani bu düzenlemeden yararlanan, toplam tahakkuk eden miktar 23 milyon 207 bin 958 lira. Süre uzatma kararını vatandaşlarımıza duyurmak istiyoruz. Bu yapılandırmadan faydalansınlar ve ödemede önümüzdeki süreçte zorluk çekeceklerini biliyoruz. Bu yapılandırma bir imkân sunabilir. Başvuru tarihini kaçırdıkları takdirde daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalabilirler" dedi.

“MESKİ’nin görevi onun zeytin ağacını sulamak değil, insanın suyunu vermek”

Meclis üyelerinin sorularını tek tek yanıtlayan Seçer, tavuk çiftliği, hobi bahçesi ya da yayla evlerinin bahçesinde kullanılan suyla ilgili olarak, “Biz geçtiğimiz 2 genel kurul önceydi bir düzenleme yaptık. Suyun yeterli olduğu yerlerde biz bunları abone yapabiliyoruz ama bunun dışında biz öncelikli olarak konutlara, işyerlerine kullanım ve içme suyu olarak MESKİ’nin suyunu veririz. Yasa bu, böyle. Şimdi sizin dediğiniz yerlerde bu konu Meşelik, Çavdarlı Tarsus’un mahalleleri ciddi problemler var. Biliyorum bana da geliyor, yüksek cezalar yazıyor. Adam zeytin bahçesi yapmış, eline sağlık da öbür tarafta da kaçak bağlıyor. Yani sayaçtan da değil. Ama öbür tarafta vatandaşım suyu bulamıyor. MESKİ’nin görevi onun zeytin ağacını sulamak değil, onun tavuğunun suyunu vermek değil, insanın suyunu vermek. Vermeyelim mi? E, verelim. Suyun yeterli olduğu yerlerde verelim. Biz zaten çok süratle kuyu açmaya başladık. Su bulduğumuz yerlerde suyu hemen ihtiyaca göre dağıtıyoruz. Fazlamızı sulama suyu olarak, tavuk çiftliklerine ya da besi çiftliklerine veriyoruz. Mesela Mut’ta bu sorun yoğundu. Orada su da bol. Fazla olan bölgelerde bu abonelikleri yapıyoruz. Burada MESKİ’den kaynaklı bir durum yok. Açık bir şey ifade edeyim. Bugüne kadar bu abonelik işleri bakın biz neler çekiyoruz. Burada şimdi anlatsam sabaha kadar anlatmam lazım karşılaştığımız tabloları. Koca koca binalar yapılmış, bunları çıkartıyoruz. Hepsi de zaten mahkemeye intikal ediyor. Bina var, binanın ödediği 1 TL su faturası yok. Açmış aboneliği. Bir adam bulmuş içeride. Ben isim vermiyorum ama var dosyalar. Hepsi mahkeme aşamasında. Binayı bitiriyor, ondan sonra dosyayı yırtıyor. Biz bunları da yaşıyoruz MESKİ’de” diye konuştu.

“Bir siyasetçi için bulunmaz bir nimet ucuz su”

MESKİ’nin yapısal olarak çok ciddi sorunlar yaşayan bir kurum olduğunu ve bunu gördüklerini ifade eden Seçer, “Buyurun gidin. Orada size sunum da yapabilirler. Meclis üyelerimiz gitsinler. Yani bir hilaf varsa, bir abartı varsa orada görebilirsiniz. Ya da bir bölgede siyasi olarak dokunmamış, kaçak kullanıyor. Diyor ki ‘bana oy veriyor, ben dokunmayayım.’ Biz bunun tam tersini yapıyoruz. Diyoruz ki ‘ya olmaz bu adaletsizlik.’ Yani diğer tarafta su faturası ödüyor, bir tarafta ödemiyor ve bunun üzerine gideceğiz. MESKİ abone işleri yapısal olarak çökmüş bir birim. Toparlamaya çalışıyoruz. Orada ne kirli işler bulduk, intikal ettirdik. Kaçak kullanım ya da hülle kullanım. İşte dosyayı yok etme vesaire. Bunları çözmeye çalışıyoruz. Biz kurumu disiplinize edelim. Ondan sonra su fiyatları düşer. Emin olun düşer. Kredi kullanmayız, bu kadar para peşinde koşmayız. Aldığımız her kuruşu da yatırıma dönüştürürüz ve çok ucuz da su veririz. Bir siyasetçi için bulunmaz bir nimet ucuz su. Ver suyu ucuz, herkes vallahi sandık başına gittiği zaman etki eder sana. Ucuz su veriyor der başkan. Yani ben de bu imkan için çok uğraşıyorum. Oy için değil, ucuz su vermek için. Zaten o gelir” şeklinde konuştu.

“Kucağımda bulduğum bir sorunu çözmeye çalışıyorum”

ATÜ’leri düşük boruları kendisinin döşemediğini ve bu durumun kucağında bulduğu bir tablo olduğunu vurgulayan Seçer, şöyle devam etti:

“Gülek’te kucağımda bulduğum tablo, şu anda çalıştığımız hat, Karasu hattı. İller Bankası yapmış, heyelan olmuş, sistem çökmüş. Şimdi ben ayağa kaldırmaya çalışıyorum. Aspava’dan su. Ben gittim, bayramda gittim oraya. Oturdum, halkla bunları konuştum. Adam dere yatağına ruhsatsız bina yapmış. Bana su, su diye bağırıyor oradan. Adam site yapmış, 10 tane ev yapmış. Bir site, sitenin içindeki bir ev büyüklüğünde depo yapmış. Biz suyu veriyoruz. Zaten şuncacık su veriyoruz. Aşağıdaki umurunda değil dolduruyor depoyu. Bayramı zehir ediyor. Kendisinde koca bilmem kaç tonluk su. Bunu da yasal görüyor kendi kafasına göre. Zaten Türkiye'nin sorunlarından biri bu. Herkes aklına geleni yapacak, bunun adı özgürlük olacak. Yok böyle bir özgürlük. Sen başkasının özgürlük alanına girdin mi orada stop edeceksin. ‘Hop’ derler sana. ‘Bas geri, bas geri. Ayağımı ezdin’. Şimdi böyle tablolarla karşı karşıya kalıyoruz. Gülek’e haklısın, hiçbir lafım yok. Ama benim kucağımda bulduğum bir sorunu çözmeye çalışıyorum. Gelecek yıl orada bir sorun olmayacak. Ayvagediği'nde, Kepirli'de, Gözne'de bu yıl yaşanmadığı gibi. Çamlıyayla’da çok düşük miktarda yaşandı. Neden? Tedbir aldık. Aynı tedbirleri alıyoruz. Bu yıl da çok su sıkıntısı vardı.”

Öte yandan Büyükşehir Belediyesi’nin Eylül ayı Meclis toplantısında belediyenin iştiraki olan Mersin Büyükşehir İmar İnşaat A.Ş.’ye, Büyükşehir Belediyesi’nin ihalelerine girerken teminat mektubu kullanması için yetki verilmesi konusu gündeme geldi.

Kahramanmaraşlılar vaziyet alın kar geliyor! Kahramanmaraşlılar vaziyet alın kar geliyor!

Komisyon üyelerinin oy çokluğuyla reddettiği teminat mektubu kullanma yetkisi, Meclis üyelerinin de oylarına sunuldu. CHP’li bazı Meclis üyeleri, İmar İnşaat A.Ş.’nin belediyenin ihalelerine girerken teminat mektubu kullanması gerektiğinin altını çizdi. Başkan Seçer de bir Meclis üyesinin sözlerini sürdürerek, “Diyor ki bu şirket toparlanmaya çalışıyor. Bu şirket düzlüğe çıkmaya çalışıyor. Biz yüzdürmeye çalışıyoruz bu gemiyi ve bunun için de sadece Büyükşehir Belediyesi’nin ihalesine girmek için nakit para ihtiyacını ortadan kaldıracak bir enstrümanı bize kullandırın diyor. Hepsi bu. Belediye yükünü çekiyor, yani toparlamaya çalışıyor. Bizden ihale alacağı zaman 3 milyon, 5 milyon para derdine düşmesin. Bu mektubu kullansın" diye konuştu.

Komisyonun ret oyu vermesine rağmen aralarında iş insanlarının da bulunduğu Meclis üyelerinin durumu anlayacağını belirten Seçer, “İmar A.Ş. sıkıntılar yaşıyor. Yani olaya böyle bakın” dedi.
Cumhur İttifakı’nın Büyükşehir Belediye Meclisi’nde engelleme yapmadığını ancak kamuoyunda böyle bir algı oluşturduğunu savunan Cumhur İttifakı’na mensup bir Meclis üyesinin sözlerine de değinen Seçer, “Yani engelleme yok, ben öyle bir şey demiyorum. Biliyorum ki yardımcı olacaksınız. Yani ret verirseniz de engelleme demeyeceğim buna. Ama kelime de bulamıyorum ne diyeceğime. O da var yani. Ne diyeceğim? Engelleme değil de ne diyeyim yani buna?” şeklinde konuştu.

Yapılan oylama sonucu Cumhur İttifakı’na mensup Meclis üyeleri komisyon raporuna kabul oyu vererek, İmar İnşaat A.Ş.’nin teminat mektubu kullanma yetkisini reddetti.

Üniversitelerin 2 yıllık bölümlerini kazanan öğrencilere ilk yıl için 500 TL yardımda bulunulması ile 265 milyon TL’ye kadar kredi kullanma yetkisini içeren 2 madde ilgili komisyonlara sevk edildi.