Ali Öztunç, yaptığı açıklamada, Türkiye ekonomisine ilişkin olarak artan risklerin yabancı portföy yatırımcılarını kaçırdığını, doğrudan sermaye yatırım girişlerini de durma noktasına getirdiğini kaydetti. Girişimcilik eğiliminin de (bireylerin kendi işini yapma konusundaki istek ve kararlılığı) düştüğünü belirten Öztunç, bu durumun TOBB ve TESK verilerine de yansıdığını kaydetti.
Şirketler bir bir kapanıyor!
Öztunç, “TOBB’un verilerine göre bu yıl ocak-eylül döneminde kurulan yeni şirket ve ticari işletme sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 oranında azalarak 109 bin 177’ye geriledi. Aynı dönemde tasfiye edilen ve kapanan şirket ve ticari işletme sayısı ise yüzde 15,2 oranında artarak 53 bin 519’a çıktı. TESK’in verilerine göre ise bu yıl ocak-ekim döneminde yeni tescil edilen esnaf (kurulan) sayısı geçen yıla göre yüzde 0,6 oranında azalarak 255 bin 197’ye inmiş, aynı dönemde kapanan esnaf sayısı ise yüzde 13,2 oranında artarak 108 bin 867 olarak gerçekleşmiştir” dedi.
Krizler ülkesine yatırımcı gelmez
Borsa İstanbul’da yabancı yatırımcı oranı tarihin düşük seviyelerine indiğini belirten Öztunç, şöyle devam etti: “Yabancı yatırımcı tutarlı ekonomik politikalar ve hukuk arar, hakkını hukukunu arayabileceğinden şüphe duyan bir yatırımcı, belirsiz bir ortamda ne fabrika kurar ne de yatırım yapar. Ekonomi politikalarındaki değişiklik ve ‘yatırım yapılabilir’ notun kaybedilmesi, yabancı yatırımcının Türk hisselerine ilgisini azaltıyor. Doğrudan yabancı yatırımın ülkemize gelebilmesi için politik risklerin azaltılması gerekiyor. Ancak, ülkemizde Anayasa Mahkemesi kararları uygulanmadığı gibi, Anayasa Mahkemesi kararlarına karşı hukuki yetkilerini aşan Yargıtay’ın tavrı hükümet yetkililerince destekleniyor. Gizli gündemli krizler çıkarılıyor, faturası ise millete kalıyor. Hukukun hiçe sayıldığı bu ortamda, yatırımcının mülkiyet hakkı da tehlikeye girer. Krizler ülkesine yatırımcı gelmez. Ülkenin Hazine ve Maliye Bakanı’nın ülke ülke dolaşarak yabancı sermaye aradığı bir dönemde, ülke içerisinde hukuk krizi yaratmak, ekonomik krizi daha da derinleşecek, milletin sırtına binen yük, milletin ödeyeceği fatura daha da büyüyecek.”