Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da 2010 yılında Arap devletlerinde başlayan ve “Arap Baharı” olarak adlandırılan iç savaşlar, 2011 yılının Mart ayında Suriye’ye de sıçradı. Başta demokratik gerekçelerle başlayan süreç, devamında Ortadoğu’yu tam bir kan gölüne çevirirken, protestolar sonucu binlerce kişi öldü, on binlerce kişi ise yaralandı.
Birçok Arap devletinde hükümetlerin değiştiği ve diktatör olduğu iddia edilen bazı devlet liderinin öldürülmesine yol açan gösteriler, Ortadoğu’ya iddia edildiği gibi demokrasi ve insan haklarını getiremedi.
Birçok ülke ayaklanmalar sonrasında daha kötü şartlara mecbur kalırken, milyonlarca insan başka ülkelere göç etti.
SURİYE’DEN TÜRKİYE’YE SIĞINMACI AKINI
Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaş başta Türkiye olmak üzere çevre ülkelere ve Avrupa’ya adeta göç akını yaşanmasına neden oldu.
Mülteciler ve Sığınmacılarla Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin Şubat 2024 verilerine göre sadece Türkiye’de “kayıt altında” olan 3 milyon 151 bin 915 Suriyeli var.
2016 itibariyle durağanlaşan Suriye iç savaşı günümüzde neredeyse bitmiş olmasına rağmen, savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınan milyonlarca Suriyeli, hala ülkelerine dönmüş değil. Son zamanlarda Türkiye’nin demografik yapısını tehdit eden sığınmacıların ülkelerin dönmesine yönelik çağrılar yapılıyor ve toplumun geniş kesimi tarafından da bu çağrılar destek görüyor.
Siyasilerin seçim vaatleri arasında da yer almaya başlayan sığınmacı sorunu ilerleyen zamanlarda Türkiye için ciddi sorunlar oluşturma potansiyeline sahip.
SURİYE’DE TÜRK OYUNCUYA “DEPORT” TEHTİDİ
2020 yılından beri Suriye Milli Basketbol Takımı ve Al Wahda Damascus forması giyen Türk basketbolcu Kemal Canbolat, Suriye’den aktardığı görüntülerle, ülkede iç savaşın olmadığını ve sığınmacıların istedikleri takdirde rahatlıkla ülkelerine geri dönebileceği yönünde paylaşımlarda bulunmuştu.
Canbolat, paylaşımlarından sonra Suriye Basketbol Federasyonu tarafından “ırkçılık yapma” iddiasıyla açıklama yapmaya çağrıldığını duyurdu.
Türkiye’deki Suriyeliler bu konuda kamuoyu oluşturarak kendisini sınır dışı ettireceklerini aktaran Canbolat, “Keşke bu birliği ülkeniz içinde gösterseydiniz” sözleriyle duruma tepki gösterdi.
Canbolat, söz konusu paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
"Yarın Suriye basketbol federasyonu tarafından açıklama yapmaya çağırıldım. Sebebi ise ırkçılık suçlaması. Suç unsuru ise Suriyelilerin eve dönmesi gerektiğini söylemem.
Türkiye’deki Suriyeliler bu konuda kamuoyu oluşturarak beni deport ettireceklermiş. Keşke bu birliği ülkeniz içinde gösterseydiniz"
NE OLMUŞTU?
Arap Baharı 2011 yılının Mart ayında 1971 yılından beri “Esad” ailesinin yönettiği Suriye’ye de sıçradı.
Diğer Arap ülkelerinden farklı olarak Oratdoğu’da Rusya, ABD ve İran’ın adeta gövde gösterisine sahne olan Suriye’de, Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin verilerine göre 2011 ile 2016 yılları arasında 400 binden fazla kişi öldü.
Yaşanan bunca can kaybına rağmen Hafız Esad’dan sonra devletin başına geçen oğlu Beşar Esad, Rusya, İran ve Çin’in başını çektiği doğu blokunun desteği sayesinde devletin başında kalmaya devam ediyor.
Türkiye, milyonlarca Suriyeli sığınmacının ülke içinde yaşattığı huzursuzluk ve sorunlarla boğuşurken, Suriye’den gelen görüntüler, ülkenin iç savaştan önceki halinden bile daha iyi durumda olduğunu gözler önüne seriyor.