YEREL

Hayrettin Güngör ve Kahramanmaraş Siyaseti

Gazeteci Kenan Onaran, "Hayrettin Güngör ve Kahramanmaraş Siyaseti" başlıklı köşe yazısında, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör'ün faaliyetleri ve şehir siyasetine etkisini kaleme aldı.

Abone Ol

2019 yerel seçimlerinde Cumhur İttifakı adaylarının açıklanmasıyla tüm Kahramanmaraş; “Belediyeciliğin Kitabını Yazan Adam” olarak tanıdı, Sayın Hayrettin Güngör’ü. 

Cumhur İttifakı (iktidar partisi) için zorlu geçeceği konuşulan 2019 yerel seçimlerinde, Türkiye Belediyeler Birliği Genel Sekreterliği gibi önemli bir görevi yürütmüş, bürokrasinin içinden gelen bir isim, kentte büyük heyecan uyandırmıştı.

Türkiye Belediyeler Birliği’ndeki tecrübesi ve bürokrasi ile ilişkileri, Kahramanmaraş’ın ihtiyaç duyduğu hizmetlerin hızlı bir şekilde temini noktasında, Kahramanmaraşlılar umut dolu bir “Acaba” demişti.

Diğer yandan isminin açıklanmasıyla, parti içi grupların ve muhalefet partilerinin de seçim propagandası olarak kullandığı, “Kahramanmaraş’ta yaşamayan” veya “Atanmış aday” tartışmalarının merkezinde buldu Sayın Güngör, kendini.

Kahramanmaraş kamuoyu, Kuzey Çevre Yolunu belediye bütçesiyle yapmasına, Yedikuyular Kayak Merkezi’nin sudan ucuz rakamlara ihaleye vermesine, Şeyhadil Mezarlığı bitişiğindeki (Girne Caddesi üzeri) Dsi 201. Şube Müdürlüğü’ne bağlı araziyi mezarlık yapılması amacıyla alarak bir kısmını Gaziantepli bir firmaya petrol yeri olarak peşkeş çekmesine, İtfaiyede yapılan defileye ve birçok kriz nedeniyle Büyükşehir Kurucu Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç’a kızarken; Sayın Güngör, iyi bir seçim çalışması yürüttü ve şehri 31 Mart 2024’e kadar yönetme yetkisini aldı seçmenden.

Mazbatasını aldıktan sonra el attığı ilk iş, Büyükşehir Belediyesinin mali tablosu oldu.

Kendisinden önce yine kendi partisinden Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan Fatih Mehmet Erkoç’un belediyeyi ne kadar borçlandırdığını konuştuk uzun bir süre Kahramanmaraş basını olarak.

Sonra Büyükşehir Belediyesi’ndeki çalışanların fazla mesai ücretlerindeki kırpmaları, daire başkanlıkları ve müdürlüklerinin sayısının düşürülmesini izledik.

İsraf çadırları olarak gördüğümüz iftar çadırlarının kaldırılmasını alkışladık, Sayın Güngör’ü tebrik ettik. Ancak suya yaptığı okkalı zammı eleştirdiğimizde, “Güncelleme” açıklamasını da yadırgadık.

Sayın Güngör’ün; 2017 yılında, dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Eroç’un müjdesini verdiği ancak karınca hızında ilerleyen Yıldızevler Konutlarının teslim süresini hızlandırmak için gösterdiği çabayı inkâr edemeyiz.

Acemi usta işi olarak başlayan ve ilk küçük sel olayında yerle bir olan Önsen Köprüsü’nün daha ciddi bir projeye dönüştürülerek şimdiki adıyla İmran Kılıç Köprüsü ve Bulvarı olarak hizmet vermesi, 90 günde yapılan Tevfik Kadıoğlu Köprülü Kavşağı ve 89 günde tamamlanan Yeni Kanlıdere Köprüsü, Sayın Güngör’e olan umutları yeniden yeşertti diye düşünmeye başlamıştık ki çok fazla düşünemedik.

Çünkü Kahramanmaraş’ın depreme en dayanıklı binası, şehrin hafızası, adres tarifi ve buluşma noktası olan İl Özel İdare Binasını büyük bir aşkla yıkan Sayın Güngör, Valilik binasını halkın “ucube yapı” olarak nitelendirdiği ve “altından dere geçiyor” diye şiddetle karşı çıktığı Kültürpark’ın yerine, yapma ısrarı akıllara durgunluk verdi. (Not: Deprem olmasaydı şimdiye Kültürpark yerine Valilik binasının temeli atılmıştı.) Bundan daha kötüsü olamaz derken şehirdeki 2 stadyumu da “çürük olduğu gerekçesiyle” yıkan Sayın Güngör’ün bu plansız yıkımı nedeniyle Kahramanmaraşspor, yaklaşık 1 yıl maçlarını Osmaniye’de oynadı.  

Ve 6 Şubat’ta dünyanın en büyük yıkımını yaşadık. Onbinlerce canımızı kaybettik.

Ben geliyorum diye bas bağıran ancak son 30 yılın siyasetçilerinin, yöneticilerin kulak tıkadığı, hatta fay hattı üstüne 15 katlara izin veren hırsız ve soysuzlara hesap sorulmasını bekledik. Çıkıp da bir belediye başkanının, bir belediye meclis üyesinin, imar komisyonundaki herhangi birinin onurluca istifa etmesini bekledik. (Not: 6 Şubat depremlerinde yaşanan ölümün binde 1’i Japonya’da yaşansaydı, sorumlular harakiri yapardı.)

Ama çok bekledik.

Asrın felaketi olarak nitelendiren çifte depremlerde asrın yardımını beklerken, hala çadır sorunu yaşandığı bir dönemde Sayın Güngör’ün çıkıp; “Kahramanmaraş’ta çadır sıkıntımız yok” açıklamaları ve depremin zararının boyutuyla ilgili “bilgi sahibi değilim” diye geçiştirdiği sorular, herhalde idarecilik tarihindeki en büyük talihsizliklerden biriydi.

Biz, bu talihsizlik üzerine artık Sayın Güngör’ün “Belediyeciliğin kitabını başka bir dilde yazdığına” ikna olmuşken; Sayın Güngör, asrın felaketi sonrası barınma başta olmak üzere Kahramanmaraş’ın yığınla sorunu varken çok acil bir ihtiyaçmış gibi Ali Kayası’na Cam Teras yapması, ne kadar doğru düşündüğümüzü bir kez daha pekiştirme imkânı verdi. (Not: Ali Kayası Cam Teras fikri KADAK Onursal Başkanı Sait Kılıçsallayan’dır. Kılıçsallayan bu projeyi 2019 yılında noter huzurunda tasdik ettirmiştir.)

Ben de 6 Şubat depremlerinin en suçsuz, en günahsız belediye başkanının Sayın Güngör olduğunu düşünenlerdenim. Bu kadar büyük bir felaket sonrası Kahramanmaraş’ın çok çok çok iyi bir kriz yönetimine ihtiyacı olduğunu görüyor, bu ihtiyacı giderecek olan kişinin Sayın Güngör olacağına şerh koyuyorum.

Şimdi 31 Mart 2024 seçimleri için aday belirleme süreci var ve Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkan Adayının, “Kötünün İyisi” kontenjanından Sayın Hayrettin Güngör’ün olacağını ifade eden çok cılız bir ses var.

Ben Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Kahramanmaraş’ı deneme tahtası olarak görmediğine, Sayın Güngör’ün de Sayın Erkoç’un da başarısız bir yönetim sergilediğini her halükarda fark ettiğine, Kahramanmaraş’ın hizmete en çok ihtiyaç duyduğu bir dönemde, muhalefete pirim verecek bir adayla yola çıkmayacağına inanıyorum.

Çünkü bu süreçte bize, “Kötünün İyisi” değil “İyinin İyisi” lazım!