Bu sözün kökenleri, Kurtuluş Savaşı dönemine kadar uzanıyor. Antep Savunması sırasında, şehirlerini işgalden korumak için canla başla savaşan Gaziantepliler, mücadeleden kaçmak isteyenlere bu sözü söylemişler. Burada amaç, mücadeleden kaçanları kınamak ve şehrin savunmasına katılmanın önemini vurgulamak olmuş. Yani sözün asıl anlamı, "Mücadeleden kaçma, şerefli bir duruş sergile" şeklinde yorumlanabilir.
Güreş Sporuyla Bağlantısı
Zamanla bu söz, farklı bir anlam kazanarak güreş sporuyla da ilişkilendirilmeye başlandı. Kahramanmaraş'ın güreşteki başarısı, bu sözün daha da yaygınlaşmasına ve yanlış anlaşılmasına neden oldu. Rakip güreşçilerin Kahramanmaraş'ta yenilmeleri, bu sözün "mağlup olma" anlamına geldiği yönünde bir algı oluşturdu.
Yanlış Anlamaların Sonuçları
Bu sözün yanlış anlaşılması, hem Kahramanmaraş hem de Gaziantep halkı arasında gereksiz yere bir rekabet ortamı yaratmasına neden oldu. Oysa her iki şehir de Türkiye'nin önemli kültür ve tarih merkezlerinden biridir.