Kalın, "Asrın felaketi yaşayan Deprem Bölgesinde sanki hayat normale dönmüş gibi, mücbir sebep sona erecek" diyerek duruma dikkat çekti.
Kalın açıklamasında şunları söyledi: "Biz hala enkazdayız, sesimizi duyan var mı? Lütfen artık sesimizi duyunuz. Memleket sevdası ve meslek aşkımızla, işimizden başka gayemiz olmaksızın yıllardır kronikleşen mesleki sorunlarımıza her geçen gün yenileri ekleniyor. Asrın felaketi yaşayan deprem bölgesinde sanki hayat normale dönmüş gibi, mücbir sebep sona erecek, beyanlar ile bildirimler tahakkuk edecek, vergi ve SGK primleri ödenecek. Üstüne yapılması güç ve imkansız bilanço çıkartılarak, her üç ayda bir geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapılarak, beyannamelere bilanço eklenerek vergi tahakkuk ettirilecek. Lütfen artık sesimizi duyunuz."
Kalın, taleplerini şu şekilde sıraladı:
Deprem Bölgesi'nde mücbir sebep 30 Haziran 2025 tarihine kadar son kez olmak üzere tek defada uzatılmalı, beyan ve bildirimler için 30 Eylül 2025 tarihine kadar süre verilmelidir.
Tahakkuk eden vergi ve SGK primleri, rasyolara bakılmaksızın ve teminat aranmaksızın 24 ay faizsiz olarak taksitlendirilmelidir.
Geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi iptal edilmeli, üç ayda bir değil, kurumlar vergisiyle birlikte yılda bir kez olmak üzere yapılmalıdır.
İnsanca geçirilebilecek, göstermelik olmayan, gerçek bir mali tatil yürürlüğe konulmalıdır.
Kayıt dışılıkla gerçekten mücadele edilmek isteniyorsa, basit usul mükellefiyet kaldırılmalı, istisnasız tüm mükelleflerin beyannamelerini meslek mensuplarına imzalatmaları zorunlu hale getirilmeli, mali müşavirlik hizmetlerine erişimi kolaylaştırmak için de bu hizmetlerdeki KDV oranı düşürülmelidir.
İdarenin elektronik sistem altyapısı güçlendirilmeli, beyan ve bildirim gönderimlerinde tıkanıklığa sebebiyet verilmemelidir.
İdarelerin birbirlerinden veri alabilecekleri sistemsel altyapılar kurulmalı, aynı bilgilerin birçok yere beyan edilmesinin önüne geçilmelidir.
TÜRMOB’un beyan ve bildirimlerin sadeleştirilmesi ve bazı beyannamelerin birleştirilmesi konusundaki önerilerinin hayata geçirilmesi gerekmektedir.
Meslektaşlarımızın yetki ve sorumlulukları arasındaki dengesizlik ortadan kaldırılmalı, sorumlulukları azaltılmalıdır.
Asgari ücret tarifesi yayımlanırken günün ekonomik şartları dikkate alınmalı, ücretin verilen emeğin ve mesainin karşılığı olması sağlanmalıdır.
Arabuluculuk yetkisi dünya uygulamalarında olduğu gibi mali müşavirlere de verilmelidir.
Belirli kıdeme sahip meslek mensuplarına yeşil pasaport hakkı verilmelidir.
Meslektaşlarımız KOSGEB desteklerinden yararlanmalıdır.
Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanımızın, Hükümetimizin, Hazine ve Maliye Bakanlığımızın, Gelir İdaresi Başkanlığımızın artık sesimizi duyacağına, haklı taleplerimiz hususlarında irade göstereceğine samimiyetle inancımızı koruyor ve korumak istiyoruz. Gereği hususlarını kamu otoritelerine, kamuoyuna saygılarımızla arz ederim," dedi.